Kılıçdaroğlu'ndan muhalefet partilerine 'ittifak' çağrısı

Print
Haber Tarihi : 12.08.2023 14:57
FaceBook paylaş Twitter paylaş Google paylaş Yahoo paylaş MSN paylaş Hotmail paylaş Delicious paylaş Digg paylaş

MHP'den İYİ Parti'ye yönelik, 'Yerel iktidarda komşu olalım' mesajları devam ederken CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, yaklaşan yerel seçimlerle ilgili süren 'ittifak' tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu'ndan muhalefet partilerine 'ittifak' çağrısı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yaklaşan yerel seçimlerle ilgili süren 'ittifak' tartışmalarına ilişkin konuştu. Halk.com.tr'den Fikret Bila'nın sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, muhalefet partilerine ittifak çağrısı yaptı. Kılıçdaroğlu, bu konuda parti isimleri üzerinden değil genel bir değerlendirme yapmayı tercih edeceğini belirterek şöyle konuştu:

“Demirel’in deyimiyle siyasette 24 saat uzun bir süredir. Benim değerlendirmeme göre Türkiye’nin geleceğini, çıkarlarını, huzurunu önceleyen muhalefet partileri bir araya gelirler. Burada önemli olan ölçü Türkiye’nin geleceği ve çıkarlarıdır. Bu ölçüyü esas alan muhalefet partileri işbirliğine yönelirler. Önemli olan Türkiye’dir. Türkiye’nin geleceğidir. Türkiye’nin huzurudur.”

'HÜKÜMETİN EKONOMİ POLİTİKALARI KUMARHANE KAPİTALİZMİ'

Kılıçdaroğlu iktidarın izlediği ekonomi politikasını 'kumarhane kapitalizmi' olarak niteledi ve bu saptamasını şöyle açıkladı: “İktidarın izlediği ekonomi politikası ‘kumarhane kapitalizmi’dir. Bunun anlamı her defasında kasanın kazanmasıdır. Bu kasa iktidar ve bir avuç zengindir. Kasanın başında da Erdoğan var. 85 milyondan alıp bir avuç zengine vermektir. İktidarın yaptığı budur. İzlediği bu politikanın yarattığı açığı 85 milyon cebinden karşılıyor. Koruduğu ise beşli çete gibi bir avuç zengindir. Hazineden dolar garantili ihale alanlardır. Kur Korumalı Mevduat uygulamasıdır. Bu iktidarın ekonomisinde halk yoktur. Tek gözettiği iktidar mensupları ve iktidarın zengin ettiği bir avuç insandır. İktidar ekonomiyi kumarhane zihniyetiyle yönetiyor. Sonuçta hep kendisi ve çevresi kazanıyor, halk kaybediyor. Halkın görmesi gereken gerçek budur.”

'KURU BASKILAMA POLİTİKASINI DA MİLLETİN SIRTINDAN YAPIYORLAR'

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ekonominin başına getirdiği Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın başarılı olup olamayacaklarıyla ilgili soruya ise şu yanıtı verdi:

“Bir sorunu çözmek istiyorsanız önce sorunu doğru kavrayacaksınız ve bir programınız olacak. Çözüm için ortaya bir program koyacaksınız ve kamuoyuyla paylaşacaksınız. Saygın devletler ve kurumlar böyle yapar. Kalkınma planı hazırlar. Yıllık programlar hazırlar.100 günde neler yapacağını belirler ve açıklar. Bu iktidar Türkiye’yi bir ekonomik buhrana sürükledi. Ancak bu buhrandan çıkmak için bir programı yok. Tek programı zam yapmak. Günün 24 saati zam yapıyor. Akşam yatıp sabah kalkıyorsunuz her şeye zam gelmiş. Bunlar daha bir şey değil.

Asıl zamlar yerel seçimlerden sonra gelecek. Şu anda yine baskılama yapıyorlar. Doları baskılamak için 128 milyar dolar sattılar. Bu rakam bugün daha yukarı çıkmış durumda. Yerel seçimlere kadar bu baskıyı sürdürecekler. Milyarlarca doları bu amaçla arka kapıdan sattılar. Sayın Şimşek göreve geldiğinde bu uygulamayı sonlandıracaklarını söyledi. Ancak bir süre sonra yine arka kapıdan dolar satarak kuru baskılama politikasına döndüler. Yine arka kapıdan dolar satıyorlar. Yerel seçimlere kadar bu satışa devam edecekler. Kuru baskılama politikasını da milletin sırtından yapıyorlar. Fatura millete çıkıyor. 85 milyonun sırtından toplanan bir avuç zengine aktarılıyor.

Zamlarla ve vergi artışlarıyla milleti soyuyorlar. Motorlu Kara Taşıtları Vergisi’ni iki kez almaya karar verdiler. Konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıdık. Yerel seçimlerden sonra vergi artışları ve zamlar yağmur gibi yağacak.”

'KAMU GÖREVLİLERİ İÇİN LİYAKAT DEĞİL BİAT ETME ARANIYOR'

Kılıçdaroğlu, bu iktidar döneminde kamu görevlileri için liyakat değil biat etmenin arandığını vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu iktidar kamu görevlerine liyakat esasıyla değil biat esasıyla atama yapıyor. Böyle yaptığı için de kamu kurumlarının açıkladığı verilere kimse inanmıyor. Çünkü gerçeği gizliyorlar, çarpıtıyorlar. Bu da hem ulusal hem uluslararası alanda Türkiye’nin güvenirliğini ve itibarını yok ediyor.”
ANASAYFA |GÜNDEM |BÖLGESEL |SİYASET |EKONOMİ |SPOR |DÜNYA |SAĞLIK |TEKNOLOJİ |KULİSVAR |BİLİM-EĞİTİM |KÜLTÜR SANAT |MAGAZİN
GİRİŞ SAYFAM YAP| |RSS ÖZET AKIŞI|İLETİŞİM|KÜNYE
Turkuaznet İnternet ve Bilişim Hizmetleri Tarafından Geliştirilmiştir. Tüm hakları saklıdır.