Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, TV5’te
Liderler Turu programında gazeteciler Hasan Basri Akdemir, Zeynep Gürcanlı,
Mustafa Yılmaz ve İbrahim Kahveci’nin sorularını yanıtladı. Babacan şu
ifadeleri kullandı:
‘Pazar yerlerini açacaksanız
tamamen açın ki risk yayılsın’
“Manav ve market de aynı
ürünü satıyor pazar esnafı da. Niye ‘sen satamazsın, sen satacaksın’
diyorsunuz? Şu anda salatalığın kilosu tarlada 10 kuruş, manavda 6 TL. Çünkü
yeterince rekabet oluşmuyor. Madem pazarları açıyorsunuz, tüm Türkiye’de açın.
Salı pazarı, perşembe pazarı kurulsun. Risk yayılsın, vatandaş da en yakın pazara
yürüyerek gidip gelsin. Açık hava zaten. Ömründe iki koyun gütmeyince, bakkalın
yanında iki ay çıraklık yapmayınca, ticaretten, ekonomiden bu kadar kopuk
olunca alınan kararlar böyle oluyor.”
‘Anayasalar toplumsal mutabakat belgeleridir’
“Bizim bütün hazırlığımız mevcut sistemin en hızlı şekilde dönüp
parlamenter sistemin uygulanması yönünde. İktidar tarafındaki hazırlık ise
mevcut başkanlık sisteminin tahkim edilmesi yönünde. Taban tabana zıt iki ayrı
görüş var burada. İktidarın iki ortağı arasında da ciddi tutarsızlık var. Sayın
Cumhurbaşkanı ‘Yeni bir anayasa çalışacağız, görüşü olan herkes davet ediyoruz’
dedi, ama küçük ortak ‘Kendi anayasamız bitti, 100 maddede işi bitiriyoruz’
dedi. Anayasalar toplumsal mutabakat belgeleridir.”
‘Ülke deneme tahtasına döndükçe kanun devleti niteliği bile yok oluyor’
“Türkiye tamamen bir deneme tahtasına döndü. Bir kişi ‘Tamam yapalım, ama
çabuk yapalım’ diyor. Apar topar önüne bir şey getiriyorlar, imzalıyor, Resmî
Gazete’de yayınlanıyor. Bir bakıyorlar olmadı, tekrar tekrar değiştir.
Düzenlemelerin bu kadar sık değiştiği ve hataların bu kadar sık yapıldığı bir
ülke, hukuk devleti niteliğini kaybetmekten öte, kanun devleti niteliğini bile
kaybetmiş demektir.”
‘Şahsi masraflarımla
kamu masrafları ayrı yürümüştür, bu incelikleri bilmezler’
“13 yıl bakanlık yaptım, bir
lojmanda oturmadım. Bilmez miydim en lüks lojmanları tutturmayı? Yapmıyorlar
mı? Şahsi masraflarımla kamu masrafları hep iki ayrı hesap halinde yürümüştür. ‘Kore’de
yemek’ diyorlar. Tamamını şahsi kredi kartımdan ödemişimdir. Bu incelikleri
bilmiyorlar. Devletin malıyla şahsi mal karışmış durumda.”
“Merkez Bankası Başkanı
mevsimlik işçi gibi oldu, biri gidiyor, biri geliyor”
“Sayın Erdoğan demiyor muydu,
faiz sebep enflasyon sonuçtur diye? Enflasyon açıklandı işte. TÜFE’de artış
yüzde 17, ÜFE’de yüzde 35. TÜİK’in makyajlanmış rakamları dahi rekor seviyesini
gösteriyor. Madem faiz sebep, Merkez Bankası’nın derhal faizi düşürmesi lazım.
Zaten Merkez Bankası Başkanı mevsimlik işçi gibi oldu. Mevsimlik çalışan gibi
biri gidiyor, biri geliyor. Yeni Merkez Bankası Başkanı faizi düşürmüyor?
Faizin yüzde 19’da durması doğruysa yıllarca niye yanlış bir tezi dayattınız da
milyarlarca dolar zarar ettirdiniz? Yüksek enflasyon, sonuç. Yüksek faiz, sonuç.
Sayın Erdoğan da sebep.”
‘Seçim öncesi ekonomi
güzel gidiyor masalını uydurmak için dövizi satmışlar’
“Açıklasalar ortaya çıkacak
ki dövizin önemli miktarını Mart 2019’daki yerel seçimlerden önce satmışlar.
‘Hem faiz düşük hem de kur gayet güzel gidiyor. Merkez Bankası hiç müdahale
etmiyor ve ekonomi güzel gidiyor’ masalını uydurmak için sattıklarını
anlıyoruz. Onun için tarih veremiyorlar. Kaçtan sattıklarını açıklasalar millet
soracak, ‘Ya kardeşim sen ne yaptın?’ diyecek. ‘5 liradan, 6 liradan sattın bu
dövizi, şimdi 8 lira. Sattığın işe yaradı mı? Kuru tutabildin mi? Niye sattın o
zaman?’. 130 milyar doları cayır cayır satarken niye hangi tarihlerde, ne
kadarlık piyasa müdahalesi yaptıklarını açıklamadılar? Suç karanlıkta işlenir.”
‘Devlet işe yeni
girenlerden iki-üç sene vergi almasın’
“İstihdam için formül basit.
Bir güven ve istikrar. İki iyi düzenlenmiş eğitim programları, mesleki
eğitim, teknik eğitim ve hayat boyu öğrenim. Üç aktif iş gücü politikaları.
Bir de işsiz birisi, işe yeni girdiğinde devlet iki-üç sene vergi almasın, şart
değil. Gerek yok.”
‘Devlet arka plan ilişkileri yürütüyorsa Bitcoin faciası yaşanır’
“Banker krizinde hükûmet zayıftı, yolsuzluk büyüktü, arkaplan ilişkileri
vardı. 1999-2001’de 20 bankanın battığı dönemde de devlet zayıflamıştı.
Arkaplan ilişkiler vardı. Bitcoin faciası yaşıyoruz. Aynı. Devlet zayıflıyorsa,
devletin düzenleme ve denetleme kapasitesi zayıflıyorsa, yanlış yapanlarla
devlet yetkilileri arka plandan ilişkileri yürütüyorsa bu vatandaşımıza büyük
maliyet olarak dönüyor. Devletin denetleme ve düzenleme görevini yapması lazım.”