Seçmen SOĞAN mı? TOGG’mu diyecek?

Print
Haber Tarihi : 18.04.2023 18:22
FaceBook paylaş Twitter paylaş Google paylaş Yahoo paylaş MSN paylaş Hotmail paylaş Delicious paylaş Digg paylaş

Gazeteci Yazar Sevda Durgun'un Kaleminden

14 Mayıs’taki milletvekili genel seçimleri için 26 parti de milletvekili aday listelerini Yüksek Seçim Kurulu’na gönderdi. Böylelikle seçimlerin en önemli aşamalarından biri de aşılmış oldu.

Bundan sonra tek yol sandık. Bana göre asıl seçmen eğilimi bundan sonra netleşecek. Seçimlere 26 gün kala muhalefet ve iktidarın gündeminde ki vaatler ve politikalar birbirinden tamamen farklı. Muhalefet partisi ve Millet ittifakı adayı daha çok ekonomik kaygılar, hayat pahalılığı ve yaşanan sıkıntılar üzerinden gidiyor. İktidar partisi ve Cumhur ittifakı adayı ise daha çok projeler, yapılan hizmetler ve yatırımlar üzerinden gidiyor.

Muhalefet, en temel gıda ürünlerinden olan soğanın kilosunun 30-35 liraya çıkmasını gündemine aldı. Hayat pahalılığı her geçen gün artarken, seçime 26 gün kala iktidarın vatandaşlara sunduğu tek şey ise, dar gelirli için ulaşması imkânsız olan TOGG…

Peki, vatandaş soğan mı yoksa TOGG mu diyecek?

İş geldi “soğanın cücüğüne” kadar dayandı. Soğanla Togg karşılaştırması yapılmaya başlanınca aklıma Don Kişot’un yel değirmenlerine karşı savaşı geldi. Halasını ziyarete giden genç “hala hala horozun yumurtluyor mu?” halası şaşırmış şöyle demiş “Oğlum hiç horoz yumurtlar mı?”  Delikanlı da, “Hala maksat laf olsun!” cevabını vermiş…

Birileri, “hayat pahalı, pazara çıkamıyoruz, pazar fiyatları el yakıyor, ete süte el süremiyoruz” deyince karşı taraftan bir ses, “Togg yaptık,  İHA ve SİHA’ların konuşlanacağı TCG Anadolu uçak gemisi yaptık, Kızılelma yaptık, Marmaray, Metrolar yaptık” cevabını yapıştırıyor.

Hatta bir de üstenci bakış açısıyla gözünüze dizinize dursun der gibi, “Biz Togg, İmece, Kızılelma diyoruz onlar soğan diyor” diye konuşuyorlar. İşin aslına bakarsanız hiç kimse “Ne Togg’a, ne Kızılelma’ya, ne İmece ’ye, ne TCG Anadolu’ya” karşı değil ki. Elbette ülkenin savunması önemli, yerli ve milli savunma sanayinin gelişmesine kimsenin itirazı da yok, olamaz da. Birkaç çatlak ses dışında yapılanlar ortak değerimiz, övünebilecek eserlerimizdir.

Bu ülkenin ve milletin var olan potansiyelinin ortaya çıkarılması önemlidir ancak bunca yıldır bu millet size bunları ortaya çıkarın, yapın diye yetki verdi. Ancak iş dönüp dolaşıp “soğanın cücüğüne” gelince üstenci bir yaklaşımla “nankörler” der gibi karşı mahalleye sallarsanız, soğan, patates üreticisini hasat yaptıktan sonra elinde ürünü depoladığı için “hain” sınıfına sokmaya kalkarsanız yanıldığınızı sandıkta anlarsınız. Soğan, öyle ihmal edilecek bir şey değildir.

Çünkü mutfakta kaynayan aş soğansız olmaz, soğan olmazsa vatandaşın ağzının tadı kaçar mutsuzluk olur. Siz mutsuzluğun, ağız tadının kaçmasının ne demek olduğunun farkında mısınız? Son 21 yılda tarım ürünleri dahil et ve süt ürünlerinde bile dışa bağımlı hale geldiysek, “lale devri”nin sonuna gelmişiz demektir.

Yapılanlar üzerinden yapılmayanları ihmal ederek toplumu ötekileştirmenin faturası ağır olur. Vatandaşın sorunları karşısında, “Biz Togg diyoruz onlar soğan diyor” diye bakıyorsanız sözün bittiği yere gelmişsiniz demektir. Seçmenin öfkesinin merkezinde yoksullaşma var. İktidarın, orta, orta üstü ve üst sosyo-ekonomik statü grubundaki seçmende oy kaybetmesinin nedeni de bu. Elinde kalan kadroların yetenek kapasitesi ise bu sorunu çözmekten öte sorunu gizleme veya gündemi

değiştirmeye yetiyor. Bu nedenle, sabah akşam “seccadeye bastı basmadı” vb. tartışmalar içerisine düşürülüyoruz. Özetle, muhalefetin politikası seçmende daha fazla karşılık buluyor.
ANASAYFA |GÜNDEM |BÖLGESEL |SİYASET |EKONOMİ |SPOR |DÜNYA |SAĞLIK |TEKNOLOJİ |KULİSVAR |BİLİM-EĞİTİM |KÜLTÜR SANAT |MAGAZİN
GİRİŞ SAYFAM YAP| |RSS ÖZET AKIŞI|İLETİŞİM|KÜNYE
Turkuaznet İnternet ve Bilişim Hizmetleri Tarafından Geliştirilmiştir. Tüm hakları saklıdır.