İYİ Parti lideri Akşener'den Erdoğan'a yeni lakap

Print
Haber Tarihi : 13.04.2022 12:12
FaceBook paylaş Twitter paylaş Google paylaş Yahoo paylaş MSN paylaş Hotmail paylaş Delicious paylaş Digg paylaş

İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. 

İYİ Parti lideri Akşener'den Erdoğan'a yeni lakap
İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Akşener'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'Bay Kriz' hitabı dikkatleri çekti.

''TÜRKİYE, BU KAFAYLA DAHA FAZLA YÖNETİLEMEZ''

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

''Ciddiyetsiz tutumlar sergileyen Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin affını isteyeceği gün gittikçe yaklaşıyor. Sabır taşı artık çatlamak üzere. milletimize, “sabretmeyi” tavsiye eden bu üstün zekalılar, Konu, 5’li çete ve saray oligarşisi olunca, nedense bambaşka bir yaklaşım sergiliyor. Mesela Millete gelince, “sabır” diyenler yandaşa gelince, “Al sana bir maaş daha.” Diyor. Mesela Emekliye gelince “sabır” diyenler, müteahhide gelince, “Al sana bir ihale daha.” Diyor. Mesela öğrenciye gelince, “sabır” diyenler, Ak Partili dayısı olan, pudra sevdalısı gence gelince, “Al sana ATM’den maaş kartı.” diyor. Sabırda seçiciliğe bakar mısınız? Sırf bu bile Bay Kriz’in ucube sisteminin ve Türkiye Ekonomi Modeli dedikleri safsatanın iflas ettiğinin itirafıdır. Türkiye, bu kafayla daha fazla yönetilemez.

TÜRKİYE BU CİDDİYETSİZLİĞE DAHA FAZLA ESİR EDİLEMEZ

Türkiye, bu ciddiyetsizliğe, bu iş bilmezliğe, daha fazla esir edilemez. Türkiye, Bay Kriz ve ucube sistemini, daha fazla taşıyamaz. Bu kadar basit. Milletimiz için seçim artık bir tercih değil, bir mecburiyettir. Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Onlar elbette seçimi 2023’e bırakmak için ellerinden geleni yapacak. Türlü suni gündemlerle, bizleri oyalamaya çalışacak. Kendilerine göre yasa değiştirip, kaçınılmaz olandan kaçmaya çalışacak. Varsın kaçmaya çalışsınlar. Az kaldı. O sandık gelecek. İYİ Parti iktidarında kimse sabretmek zorunda kalmayacak. Biz geleceğiz ve enflasyon canavarını da faiz belasını da en geç 12 ay içerisinde çözeceğiz. Hiç merak etmeyin.

BAY KRİZ VE İKTİDARININ İFLASININ ETKİLERİNİ, KİRALARDA DA GÖRÜYORUZ

Bay Kriz ve iktidarının iflasının etkilerini, kiralarda da görüyoruz. Büyükşehirlerde kiralar uçtu, gitti Orta ve alt gelir seviyelerinde, 2.000 liradan aşağı kira kalmadı. Mahkemeler, kiracı ve mal sahibi davalarından geçilmiyor. Öğrenciler, memurlar, işçiler, barınacak ev bulamıyorlar. Kiraların artışı, ev sahiplerini, kiracılarını evlerinden çıkartmaya itiyor. İnsanlarımız, panik içinde, barınma sorunlarını çözmeye çalışıyorlar.

BAYRAM İKRAMİYESİ

İlk verildiğinde o yılda verildiği dolar cinsinden güncellenmesi yapıldı, 2018 yılı nisan ayında 1 dolar 4 liraydı her ikramiye 250 dolar yapıyordu şimdi 3 bin 700 lira verilmesi gerekiyor bayram ikramiyesinin ya da ilk verildiği yılın TÜFE gıda harcamaları cinsinden güncellenmesini yaptık. 2018 yılı mart ayında TÜFE gıda endeksi 385.4 idi. 2022 yılı aynı ayında 1101 olmuş. Artış oranı yüzde 186. Yani TÜFE’ye göre bakarsak böyle güncellendiğinde 2860 lira emeklilerimize emekli ikramiyesi verilmesi gerekiyor.

YAZIKLAR OLSUN

Milletimizi yoksullaştırarak, işçimizi köleleştirerek, gençlerimizi baskılayarak, toprağımızı kirleterek, memleketimizin varlıklarını satarak âdeta bir sömürge valisi olmayı seçti. Ve sonuç olarak bu sömürge sisteminin kazananı Bay Kriz, yabancı dostları ve lobiler olurken, kaybedeni ise ne yazık ki milletimiz oldu. Yabancılar, geçen sene, ülkemizden yaklaşık, 59 bin konut satın aldı. Yaşanan talep patlaması, kiraları da astronomik seviyelere çıkarttı. Bay Kriz’in akıl dolu ekonomi politikalarının sonucunda, bugün, bir yabancı için ayda birkaç yüz dolar, çok önemli bir para değilken, milletimiz için maaşının neredeyse tamamına denk geliyor. Ve bu ihanetin sonucunda bugün, memleketimizin en güzel semtlerinde, en güzel evlerinde, artık Türk vatandaşları oturamıyor. Bugün Türk vatandaşları, bu ülkenin sahillerine gidip tatil yapamıyor. Bugün gençlerimiz, Bay Kriz’in tavsiye ettiğinin aksine kendi ülkelerinde gezemiyor. Bütün bunları, sadece yabancı ülke vatandaşları yapıyor. Bu aziz millet, zengin ülkenin fakir halkı durumuna düşürülürken 'Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya' sözü, maalesef bugün gerçek oluyor. Yazıklar olsun!

ELEKTRİK ZAMLARINI GERİ ALIN

Buradan iktidara, bir çağrıda bulunmak istiyorum. Daha doğrusu, daha önce de yaptığım bir çağrıyı yinelemek istiyorum: Elektrik zamlarını geri alın! Elektrik zamlarını geri alın! Sakin bir sesle söyleyince duymuyorsunuz yüksek sesle söyleyelim elektrik zamlarını geri alın. Hem de ivedilikle geri alın.

HADİ ORADAN BE!

Her ne kadar bu ucube sistem içerisindeki tek görevi arz etmek ve selefinin yerini aratmamak gibi gözüken, çiçeği burnunda Tarım Bakanı ‘Aç açık kimsemiz yok, herkesin karnı tok’ dese de, hadi oradan be! Bornova’ya gir Bornova’ya. Türkiye’nin ekonomik durumu en iyi bildiğimiz Bornova’ya git. Ümraniye’ye Üsküdar’a git de görelim bakalım aç açık var mıymış yok muymuş!

ASGARİ ÜCRETLERİ YENİDEN GÜNCELLEYİN

Asgari ücretli milyonlarca vatandaşımız, evine ekmek götüremiyor. Asgari ücret derken, asgari ücretleri iğneden ipliğe gelen zamlara göre yeniden güncelleyin muhteremler. Bu arada 2500’e çıkardığınız en düşük emekli maaşını da asgari ücret oranına çıkarın. İnsanlar aç mı ölsün! Kimse ay sonunu getiremiyor. Her ay arttıkça atan, faturalarla boğuşuyor. Vatandaşlarımız, bu ağır koşulların altında ezilirken onları korumakla yükümlü olan, devletimiz ise, devlet eşittir iktidar olduğu için, Bay Kriz ve yandaşlarının elinde, âdeta aciz bırakılmış durumda.

YOLUNACAK KAZ MUAMELESİ GÖRMENİZE, İZİN VERMEYECEĞİZ

Bu iktidar yüzünden bugün kamu hizmetlerinin, eşit koşullarda yerine getirilmediği her türlü hatanın, milletimize fatura edildiği, hak etmediğimiz bir fakirliğin, bizlere zorla dayatıldığı, bir ucube sistemle yönetiliyoruz. Buradan, Büyük Türk Milleti’ne seslenmek istiyorum biz İYİ Parti iktidarında, kamu hizmetinin sunulmasında, temel amacı kâr etmek olan şirketlerle, sizleri muhatap etmeyeceğiz. Yolunacak kaz muamelesi görmenize, izin vermeyeceğiz.

MİLLETİMİZİN SIRTINDAN HAKSIZ KAZANÇ SAĞLANAN TÜM İŞLEMLERİ YARGIYA TAŞIYACAĞIZ

Devlet ile vatandaş arasına, “modern mültezimleri” sokmayacağız. Elektrik dağıtım hizmeti özelleştirilirken, milletimizin alın terinden sağlanan kârlar karşılığında altyapı yatırımı yapılacağı sözü verilmişti. Ama Isparta örneği bize bu yatırımların yetersiz kaldığını gösterdi. O nedenle biz, İYİ Parti iktidarında sözleşmelerdeki yatırımlar yapıldı mı yapılmadı mı tek tek bakacağız. Dağıtım şirketlerini, denetlemekle sorumlu TEDAŞ, görevini yerine getirdi mi getirmedi mi araştıracağız. EPDK, gerekli yatırımları yapmayan şirketlere yaptırım uyguladı mı uygulamadı mı inceleyeceğiz. Sayıştay’ın konu ile ilgili raporlarını, işleme alacağız. Devleti baypas ederek milletimizin sırtından haksız kazanç sağlanan tüm işlemleri yargıya taşıyacağız.

BU UCUBE SİSTEMİ DEĞİŞTİRMEYE GELİYORUZ

Biz, İYİ Parti olarak milletimize reva görülen, bu ucube sistemi değiştirmeye geliyoruz! Devletimizin, yıpratılan itibarını onarmaya geliyoruz! Haksızlık karşısında, adaletin olduğunu, göstermeye geliyoruz! Çiftçimizin, sanayicimizin, tükenen umutlarını, yeşertmeye geliyoruz! Milletimizle beraber, milletimiz için geliştirdiğimiz, çözümlerimizle geliyoruz! İnsanlarımızın yüzünü güldürmeye, bahtını döndürmeye geliyoruz!

ZARAR GÖREN ÜRÜNLER İÇİN KULLANILAN KREDİLERİN ÖDEMELERİ ERTELENSİN

Üstelik çiftçimizin tek sorunu, elektrik de değil. Çiftçilerimizin derdi bini aşmış. Adana’dakiler başta olmak üzere, birçok yerdeki tarlalarda, ayrı bir hüzün var. İklim krizi hepimizin malumu. Bu yıl, bir sıcak, bir soğuk geçirdiğimiz, kış aylarının sonunda tam da bahar geldi derken, yaşanan don ekinlerde büyük hasara yol açtı. Mart’ın son iki haftasında, Adana’da yaşanan don olayında, sert çekirdekliler, narenciye ağaçları sera karpuz ve patates çok büyük zarar gördü. Görünen o ki bazı yerlerde maalesef yılların emeği ağaçlar sökülecek, yerlerine yenileri dikilecek. Ağaç zararı, TARSİM kapsamına girmiyor. Dolayısıyla, çiçek dönemindeki meyvelerin aldığı hasarın, tazmininde sıkıntılar yaşanıyor. O yüzden çiftçimiz, hava şartlarından dolayı ayrıca risk altında. Bu vesileyle buradan iktidarı, bu konuda hızlı adımlar atmaya çağırıyorum. Mesela zarar gören ürünler için kullanılan kredilerin ödemeleri ertelensin. Mesela yeni bahçe kurmak durumunda kalan çiftçilerimize de finansman desteği sağlansın. Biz her zaman olduğu gibi böyle önemli bir konuda da iktidarın atacağı olumlu adımlara destek vereceğiz. Yeter ki, çiftçimizin çilesini hafifletecek adımlar atılsın.

BU HARAM DÜZEN BU KUL HAKKININ DİBİNE VARILMIŞ DÜZEN SÜRDÜRÜLEMEZ

Parmağındaki Bu yüzüğün sahibi ne halde duyuyor musunuz. Bu yüzüğün sahibi nerede nasıl yaşıyor duyuyor musunuz sizin çocuklarınıza dünyayı gezin diyor duyuyor musunuz 20 lirası olmayan çocuklarınıza dünyayı gezin diyor duyuyor musunuz! Bu yüzüğün sahibi cebinde 10 lirası olmayan gençlere aromalı kahve için diyor duyuyor musunuz! Bu yüzüğün sahibi sofrasında smooty içiyor biliyor musunuz! Bu yüzüğün sahibi kolunda nasıl bir saat taşıyor biliyor musunuz!

Bu yüzüğün sahibi yerde fakir fukarayı tekmeleyen danışmanlara ne kadar maaş veriyor biliyor musunuz! bu yüzüğün sahibi 24 milyar lirayı sizlerin cebinden alıp, büyük Türk milleti dostu arkadaşı Hariri'nin cebine koyuyor biliyor musunuz! Bu harami düzen sürdürülemez. Senin çocuğun gündüz oturup gündüz uyuyup senden para isteyemesin diye utandığından üniversite mezunu evladın iş bulamadığı için 92 puanla mülakatta elenmiş evladın senin evladın mülakatta elenmişken ayısı dayısı olan bu yüzüğün sahibinin yandaşı olanın çocuğu 58 puanla atanmışsa bu haram düzen bu kul hakkının dibine varılmış düzen sürdürülemez

OKULLARDA MEDENENİ BİLGİLER KİTABINI OKUTACAĞIZ

Özgürlüğün, adaletin tadını hep birlikte yaşayacağız. Gençler için gençlerle beraber Türk gençliğini hak ettiği değere ulaştıracağız. İnanın çok az kaldı. Cumhuriyet, kişinin mutlu, onurlu ve güzel bir hayat sürmesidir. İktidar olduğumuz zaman Atatürk'ün Medeni Bilgiler kitabını okullarda ders olarak okutacağız.

BİZ İYİ PARTİ OLARAK BU DÜZENE SESSİZ KALAMAYIZ

Milletimiz hayata tutunmaya çalışıyor. Haksız rekabet ortamında iş bulamıyor, sofrasına ekmek götüremiyor. Eğitim ve sağlıkta fırsat eşitliğine ulaşamıyor. Ne kadar çalışırsa çalışsın başarıya ulaşacağına inanmıyor. Hayal ve hedeflerine ulaşacağına inanmıyor. İnsanlarımız mutsuzlaşırken iktidarın rant sefası hiç durmadan devam ediyor. Biz İYİ Parti olarak bu düzene sessiz kalamayız. Biz milliyetçi, demokrat ve kalkınmacı bir partiyiz. Gelin, bunu size, İYİ Parti iktidarında, bir çocuğumuzun dünyaya geldiği andan itibaren, ona nasıl yaklaşacağımızı, projelerimizle anlatayım. İlk olarak, çocuk haklarıyla ilgili, bir seferberlik başlatacağız.

,Toplumumuzun önemli bir kısmı, çocuk haklarını, hangi davranışların, çocuğa şiddeti kapsayacağını, çocuğun, nasıl büyütülmesi gerektiğini maalesef bilmiyor. İşte bu yüzden Gençler ve yeni evlilerden başlamak üzere, bütün toplumumuzu, çocuk hakları, çocuğa şiddet, çocuğun eğitimi ve bakımı konusunda bilinçlendirecek, bir eğitim seferberliği başlatacağız. Ayrıca, çocuklarımızın sağlıklı ve dengeli beslenmesi için de, ailelere mutlaka gıda desteği sağlayacağız.

Çocuğumuz büyüdüğünde, her mahalleye açacağımız, ücretsiz kreşler ve zorunlu okul öncesi eğitimle, çocuğumuzu, aynı gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, çok küçük yaşlardan itibaren, eğitimle tanıştıracağız. Aramızda başarılı iş insanları var. Size, 1’e 7 veren bir yatırım imkânından bahsetsem hepiniz heyecanla, bu yatırımı yaparsınız, değil mi? İşte okul öncesi eğitim de, tam olarak böyle bir yatırım. Çünkü okul öncesi eğitim yaygınlaşınca, çocuklarımızın akademik başarısı artacak, daha sosyal bireyler olacaklar, daha az suça karışacak, kötü alışkanlıklar edinmeyecekler. Daha başarılı olacaklar, daha çok üretecekler, daha çok kazanacaklar. Bugün maalesef, İstanbul’da bile, her dört çocuktan sadece biri, okul öncesi eğitime gidiyor. OECD ortalamasında, son sıralardayız.

EĞİTİMDE ULUSLARARASI BİR BAŞARI YAKALANACAK

Bütün çocuklarımızın, okul öncesi eğitime gitmesinin maliyeti ne kadar? 22 milyar lira. Yani Yaklaşık olarak, Telekom vurgununun son aşamasında, hazinenin uğratıldığı zarar kadar. Peki getirisi ne? 144 milyar lira.Devam edelim. Çocuklarımız ilköğretime başladığı günden itibaren, çağdaş bir müfredatla okuyacak. Ezberci değil, merak uyandıran, bilgiden ziyade, bilgiye erişmeyi kolaylaştıran bir müfredatımız olacak.

Bunun için araştırmalarımızı yaptık. Çocuklarımızın bilgi, yetenek ve beceri alanlarındaki, açıklarını tespit ettik. Çocuklarımızın, gelişmiş ülkelerdeki yaşıtlarından, geri kalmayacakları bir gelecek tasarladık. Aynı zamanda, çocuklarımızın okurken, dengeli de beslenmeleri gerek. Bugün ülkemizde, 7 milyon yoksul çocuk var. Bu sayı, İrlanda, Norveç, Danimarka gibi ülkelerin, toplam nüfusundan fazla.

Bu çocuklarımızın, dengeli ve sağlıklı beslenmesi gerekiyor. Geçtiğimiz Ekim ayında, Rüzgargülü projemizi açıklamıştık. Devlet okullarında okuyan, 15.1 milyon çocuğumuza, ücretsiz kahvaltı ve öğle yemeği vereceğimiz bu projeyle, 2 milyon çocuğumuz, hastalanmayacak.1.6 milyon vatandaşımız, yoksulluktan kurtulacak. Eğitimde uluslararası bir başarı yakalanacak. Kadın istihdamı artacak. Kırsal kalkınma desteklenecek.

18-26 YAŞ ARASINDA HER GENCİMİZE, GEÇEN SENENİN BÜTÇESİYLE, AYLIK 1000 LİRA, DESTEK SAĞLAYACAĞIZ

Yani Hem çocuklarımızın karnı doyacak, hem de ailelerimiz, çocuklarına harçlık veremediği için dertlenmeyecek. Çocuklarımız, yavaş yavaş gençliğe adım attıklarında ise İYİ Yaşam Geliri Modelimiz devreye girecek. 18-26 yaş arasında, okusun, okumasın, çalışsın, çalışmasın, her gencimize, geçen senenin bütçesiyle, aylık 1000 lira, destek sağlayacağız. Neden mi? Çünkü maalesef, ülkemizdeki yoksul vatandaşlarımızın yarısı, 25 yaşın altında. Yani Hani o her gün, “Çıkar telefonunu göster.”, ya da, “İş var, sen beğenmiyorsun.” diye, mobinge maruz kalan gençlerimiz var ya…İşte o gençlerimizin, çoğu yoksul. Bu gençlerin, geçtim Sayın Erdoğan’ın dediği gibi, yurtdışına gezmeye gitmeye, kendisinin pek bir methettiği, aromalı kahveleri içecek bile paraları yok. Çoğu, parasızlıktan evden çıkamıyor. Peki biz, İYİ Yaşam Geliri desteğini sağlayınca ne olacak? Milyonlarca gencimiz, yoksulluktan kurtulacak. İYİ Yaşam Geliri’ni sadece gençlerimize değil, aynı zamanda, derin yoksulluk çeken hanelerin, kadınlarına da vereceğiz. Böylece, yoksulluğu ve yoksunluğu, en derinden hisseden kadınlarımıza da,bir nebze olsun, rahat bir nefes aldıracağız.

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİMİZİN TAMAMININ BARINMA SORUNLARINI ÇÖZECEĞİZ

Peki başka ne yapacağız? Bu gençlerimizden, üniversiteye gidenlerinin tamamının, barınma problemini çözeceğiz. İçinde sinema salonlarının, spor salonlarının olduğu yurtlarda, en fazla iki kişilik odalarda kalacaklar. Yap-İşlet Devret projelerine verilecek paranın yarısıyla, tüm üniversiteli gençlerimizin, çağdaş standartlardaki yurtlarda kalmalarını sağlayacağız. Daha sonra, üniversiteleri, işsizliği dört sene öteleyen kurumlar olmaktan çıkarıp, beceri ve beklenti uyumsuzluğunu, ortadan kaldıracağız. Mütevelli heyetinde, o bölgenin, iş dünyası temsilcilerinin olduğu, bölgedeki şirketlerin, ihtiyaç duyduğu becerileri, 12 ila 18 ay içerisinde verebilecek, Teknoloji Kampüsleri kuracağız. Buralardan mezun olan gençlerimiz, başka şehirlerde, iş aramak zorunda kalmayacak. Çünkü Teknoloji Kampüslerimizde kazanacakları beceriler, kendi bölgelerinde iş bulmalarını sağlayacak.

GENÇLERİMİZ, KYK BORÇLARINI, EĞER İSTERLERSE, SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİNDE ÇALIŞARAK ÖDEYECEKLER

Mesela Balıkesir Üniversitesi’ndeki Teknoloji Kampüsü, bölgedeki, büyük ölçekli tarım işletmelerinin,
ihtiyaç duyduğu becerileri ve teknolojik donanımı sağlayacak bir eğitim verecek. Mesela Akdeniz Üniversitesi Teknoloji Kampüsü, eğitimlerini, turizm teknolojilerinin nasıl kullanılabileceği ve geliştirilebileceği konusunda yoğunlaştıracak. Bu sayede, herkes üniversite mezunu olmak zorunda kalmayacak ama herkes, hak ettiği ücreti alacağı, müreffeh yaşam koşullarını sağlayacak bir işte çalışabilecek. Hem beceri, hem de beklenti uyumsuzluğu çözülmüş olacak. Gençlerimiz, üniversiteden mezun olduğunda ise artık KYK borcunu ödeme derdine düşmeyecek. Çünkü artık gençlerimiz, KYK borçlarını, eğer isterlerse, sosyal sorumluluk projelerinde çalışarak ödeyecekler.

Mesela Diyelim ki, eğitim fakültesinden mezunsunuz. Hafta sonları, görme engelli bir çocuğumuza, 2 saat kitap okuyacaksınız. Bunun karşılığında hak ettiğiniz ücret, kredi borcunuzdan düşecek. Hayvan barınaklarında, sevimli dostlarımızı yalnız bırakmamak mı istiyorsunuz? Orada geçirdiğiniz ve yetkililere yardım ettiğiniz süre, kredi borcunuzdan düşecek. Yaşlı bakım merkezlerinde, yaş almış bir teyzemizle, amcamızla vakit geçirip, onunla dertleşmek mi istiyorsunuz? Orada geçirdiğiniz zaman karşılığında hak ettiğiniz para, kredi borcunuzdan düşecek. Bu kadar basit. Böylece gençlerimiz, kendilerini iyi hissedecek. İş arayan evlatlarımız, hem topluma bir faydası dokunduğu için, hem de, kredi borcunu ailesine ödetme derdine düşmeyeceği için, kendini iyi hissedecek. Her hafta, üniversiteli ablasının, kendisine kitap okumasını bekleyen, engelli çocuklarımız da, kendini iyi hissedecek. Yaş almış vatandaşlarımız, karşısında pırıl pırıl gençlerimizi görüp, onlarla sohbet ettiğinde, kendini iyi hissedecek. Barınaktaki hayvanlarımız, onları seven bir kalbin sıcaklığında, kendini iyi hissedecek. Bizim aslında en çok da buna ihtiyacımız var.

Milletçe hep beraber, uzun zaman sonra yeniden, “iyi hissetmeye” ihtiyacımız var. Ama hiç şüpheniz olmasın. Bu hisse birlikte kavuşacağız. Birlikte gülecek, birlikte mutlu olacağız. Emin olun, çok az kaldı! Değerli dava arkadaşlarım Gençlerin umutsuzluğa, Çocukların mutsuzluğa, Kadınların huzursuzluğa mahkûm edilmesine, izin vermeyeceğiz! Üreticinin boynunu büken, Sanayicinin elini bağlayan, Esnafın yüzünü düşüren adaletsizliğe, sessiz kalmayacağız! Demokrasinin, tarumar edildiği, Özgürlüklerin, hiç edildiği, Devlet ciddiyetinin, kaybedildiği, Hukukun, adaletin, yok edildiği, bu ucube düzeni, biz değiştireceğiz! Onlar sipariş usulü rant projeleriyle övünedursun, Biz, açtığımız bilim enstitüleri ile övüneceğiz!

ATATÜRK’ÜMÜZÜN O BÜYÜK TÜRKİYE VİZYONUNA YAKIŞIR, YEPYENİ BİR TARİH YAZACAĞIZ

Biz, bu ülkeye döviz getirecek, teknoloji merkezleri açmakla övüneceğiz! Biz, sağladığımız iş imkânları ile övüneceğiz! Biz, gençlerimizin yüzündeki umutla övüneceğiz! Biz, 70 yaşında çalışmak zorunda kalmayan, keyif süren emeklilerimizle övüneceğiz! Onlar, milletimizin sırtına yük bindirmekle övünürken Biz milletin sırtından aldığımız yükle övüneceğiz! Varsın onlar masal anlatmaya devam etsin Biz İYİ Parti iktidarında Cumhuriyet değerlerimizin rehberliğinde, Atatürk’ümüzün o büyük Türkiye vizyonuna yakışır, yepyeni bir tarih yazacağız! Emin olun, çok az kaldı!
ANASAYFA |GÜNDEM |BÖLGESEL |SİYASET |EKONOMİ |SPOR |DÜNYA |SAĞLIK |TEKNOLOJİ |KULİSVAR |BİLİM-EĞİTİM |KÜLTÜR SANAT |MAGAZİN
GİRİŞ SAYFAM YAP| |RSS ÖZET AKIŞI|İLETİŞİM|KÜNYE
Turkuaznet İnternet ve Bilişim Hizmetleri Tarafından Geliştirilmiştir. Tüm hakları saklıdır.